101 Soruda Akaid ve Kelam
Yayınevi | : Duruş Yayınları |
Kitap Dili | : Türkçe |
Kategori | : İslami İlimler |
Sayfa Sayısı | : 208 |
Ölçüleri | : 13,5 x 21 cm |
İlk Baskı | : 2022-06-01 |
Son Baskı | : 2022 |
Baskı Sayısı | : 1 |
ISBN | : 978-605-71102-5-1 |
Barkod | : 9786057110251 |
Genellikle 3-5 gün içinde kargoya verilir.
Doç. Dr. Hülya Terzioğlu’nun kaleme aldığı 101 Soruda Akaid ve Kelâm adlı eserde, kelâm ve akaid ilimlerinin konusu ve gayesine; iman, takva, şirk, küfür gibi kavramlara; iman için esas kabul edilen temel inanç problemlerine işaret eden konulara yönelik açılımlara olanak tanıyan sorulara değinilmiş; verilen yanıtlar neticesinde vakıf olunması gerekli bilgiler okurun istifadesine sunulmuştur.
Anahtar Kelimeler
Akaid, kelâm, inanç, iman, şirk, küfür, hidayet, dalalet, kader, rızık, dua, Allah’ın isimleri ve sıfatları, peygamberler, melekler, ilahi kitaplar, ahiret
Ø “Kelâmın asıl konusu ‘aslü’l-usûl’
denilen Allah’ın varlığıdır. Diğer
bütün konular Allah’ın varlığını ve elbette birliğini desteklemek için
anlatılır. Bu sebeple kâinat da Allah’ın varlığına delil olması bakımından
kelâmda konu edilmektedir. Pozitif bilimlerde varlık doğrudan ele alınırken
kelâmda başlangıcı ve sonu olan bir varlık anlayışı esas alınmış, konu Allah’ın
varlığına delil olması bakımından tartışılmıştır. Vahiyle sabit olan inanç
esaslarına kelâmın değişmeyen konuları anlamında ‘mesâil’ denilirken
bunların açıklanıp ispat edilmesi için başvurulan pozitif bilimler ile sosyal
bilimlerden elde edilen bilgi ve metotlara da ‘vesâil’ adı verilmiştir.”
Ø “İnanç ilkelerimiz çerçevesinde ortaya çıkan ilme akaid ilmi
denmektedir. Bu ilim prensip olarak inanç esaslarını kısa ve net biçimde ifadelendirirken
konuyla ilgili tartışmalı alanlara girmez. Bunun yerine imanı güçlendirip
insanları taklitten kurtarmayı, inanç ilkelerine zarar verecek fikirlere karşı
durmayı ve Müslümanları öz bir inanç çerçevesinde birleştirmeyi
hedeflemektedir. Hâl böyle olunca akaid ilmi konularını sınırlı tutması,
felsefi meselelerle asgari düzeyde ilgilenmesi, farklı görüşlerle tartışma ve
kritik etme yoluna gitmemesi ve meseleleri ele alırken ağırlıklı olarak Kur’ân
ve hadislere dayanıp akli yorumu tercih etmemesi ile kelâm ilminden
ayrılmaktadır.”
Ø “Tevhidin kâmilen gerçekleştirilmesi için önce Allah’ın tek
yaratıcı ve ilah olduğunun kabul edilmesi, sonra da bu inancın gereği olan
kulluğun yalnızca O’na has kılınması gerekmektedir. Fâtiha suresinde ‘Ancak
Sana kulluk eder ve yalnız Sen’den yardım dileriz’ şeklinde özetlenen tavır
tevhidin iki gereğinin açıklamasıdır. Birincisine uluhiyette tevhid, ikincisine
de rubûbiyette tevhid denilmektedir.”
Ø “Kur’ân’ın anlaşılması, yaşanması ve diğer insanlara tebliğ
edilmesi de insan aklıyla mümkün olmaktadır. Bir anlamda akıl desteklenmek için
vahye, vahiy de açıklanmak için akla ihtiyaç duymaktadır denilebilir. Ancak
ilahi vahiy metafizik alana dair konuların izahında birinci kaynaktır ve bu
konuların en azından bir kısmında akla aykırı olmasa da insan aklını aşan bazı
açıklamalar bulunmaktadır. Örneğin meleklere iman, ruhun keyfiyeti, mucizeler
ve ölüm ötesi hayat gibi gayb konularında akıl yetkin olan değil; tabi olan
pozisyondadır. Dinin imanî boyutu da bunu gerektirmektedir.”
Yazar | |
Yazar | Hülya Terzioğlu |
Kitap Dili | |
Kitap Dili | Türkçe |